pandomim
New member
Rusya’nın Ukrayna’da başlatmış olduğu savaş daha sonrasında AB ülkelerinin ülkeye karşı deklare ettiğı yaptırım paketleri birfazlaca kesimi kapsarken, AB önderleri Rus petrolüne ambargo sonucunı müzakere etmeye devam ediyor.
Avrupalı şirketlerin Rus petrolünü almaktan kaçınmasına karşın, Rusya’nın petrol ihracatında beklenildiği kadar düşüş yaşanmıyor.
Gerçek vakitli güç kargo takip şirketi Vortexa datalarına göre, AB ülkelerinin alımlarının devam etmesi ve Asya’nın Rusya’dan petrol alımını artırması Rus petrol ihracatının günlük ortalama 3,6 milyon varil düzeyinde kalmasını sağlıyor. Bu ölçü, birinci çeyrekteki günlük ortalama petrol ihracatının yaklaşık 400 bin varil üzerinde.
Rusya’nın Baltık ve Karadeniz limanlarından Avrupa sularına giden petrol kargolarındaki artış, ihracatı yükseltiyor. Bu iki limandan deniz yoluyla taşınan petrol ölçüsü yılın birinci çeyreğinde günlük ortalama 1,8 milyon varil olurken, nisan ve mayıs ayrılarında günlük ortalama 2,3 milyon varile çıktı.
63’ÜNÜ YUNANİSTAN’A İLİŞKİN TANKERLER TAŞIYOR
Sadece Yunanistan limanlarına ulaşan petrol ise günlük 900 bin varile ulaştı. Yunanistan limanları Rus petrolünün gemiden gemiye transfer yoluyla öbür ülkelere ihraç edildiği kıymetli bir merkez haline geldi.
Yunanistan’a ilişkin tankerler de halihazırda Rus petrolünün ana taşıyıcısı pozisyonunda bulunuyor.
Uluslararası Finans Enstitüsü Baş Ekonomisti Robin Brooks’un paylaştığı bilgilere bakılırsa, Yunanistan’a ilişkin tankerler Rus petrolünün yüzde 63’ünün taşınmasını sağlıyor.
Brooks, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Rusya nasıl bu kadar büyük ölçüde cari fazla oluşturuyor? Rusya’dan çıkan petrol tankeri bilgilerine bakılırsa, bunu Yunanistan gemileri mümkün kılıyor. Başka ülkeler Rusya’ya karşı artarak ambargo uygulayıp kapasitelerini azaltırken.” sözlerini kullandı.
PETROLÜN ÇOĞUNLUĞU ASYA’YA GİDİYOR
Primary Vision Network Kıdemli Analisti Mark Rossano, Rusya’dan Yunanistan’a petrol akışında artış olduğunu belirterek “Bölgede Rusya’nın gemiden gemiye transfer yapmak için kılıf olarak kullanabileceği epey sayıda ‘tartışmalı’ su var. Bu ham petrolün çoğunluğunun Süveyş Kanalı üzerinden Asya’ya, yüklü olarak Hindistan ve Çin’e, gittiğini görüyoruz.” diye konuştu.
Rusya’nın piyasaya olabildiğince fazla petrol sürmek istediğini lisana getiren Rossano, ülkenin şu anda günlük ihracatının 3,7 milyon varil düzeyinde olduğu bilgisini paylaştı.
Rossano, Yunanistan’da birfazlaca gemi şirketinin merkezi olduğunu ve fazlaca sayıda geminin hazırda beklediğini lisana getirerek “Münhasır ekonomik bölgeye ait belirsizlikler mamüllerin gemiden gemiye transferini sağlamak için gereğince kılıf oluşturuyor. Bu gemilerin Hindistan ve Çin ile de kontratları olabilir. Bu yüzden, Yunan gemileri mamüllerin nakliyatını yapıyor ve bu mamüllerin içeriği yahut orjinal lokasyonuna gözünü kapatıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa’nın yüksek ölçüde dizel gereksinimi olduğunu aktaran Rossano, Hindistan’ın son aylarda bu muhtaçlığın yüzde 30’unu karşılayarak bir rahatlama sağladığını kaydetti.
Rossano, “Hindistan ve Çin’in ham unsura, Avrupa’nın da dizele muhtaçlığı var. Avrupa’nın kısa vadede seçeneği olmadığı için Rus ham petrolünün Asya’ya gitmesine müsaade veriyor ve verecek, daha sonrasında da bu ülkelerden yüksek ölçülerde dizel alacak.” dedi.
Avrupalı şirketlerin Rus petrolünü almaktan kaçınmasına karşın, Rusya’nın petrol ihracatında beklenildiği kadar düşüş yaşanmıyor.
Gerçek vakitli güç kargo takip şirketi Vortexa datalarına göre, AB ülkelerinin alımlarının devam etmesi ve Asya’nın Rusya’dan petrol alımını artırması Rus petrol ihracatının günlük ortalama 3,6 milyon varil düzeyinde kalmasını sağlıyor. Bu ölçü, birinci çeyrekteki günlük ortalama petrol ihracatının yaklaşık 400 bin varil üzerinde.
Rusya’nın Baltık ve Karadeniz limanlarından Avrupa sularına giden petrol kargolarındaki artış, ihracatı yükseltiyor. Bu iki limandan deniz yoluyla taşınan petrol ölçüsü yılın birinci çeyreğinde günlük ortalama 1,8 milyon varil olurken, nisan ve mayıs ayrılarında günlük ortalama 2,3 milyon varile çıktı.
63’ÜNÜ YUNANİSTAN’A İLİŞKİN TANKERLER TAŞIYOR
Sadece Yunanistan limanlarına ulaşan petrol ise günlük 900 bin varile ulaştı. Yunanistan limanları Rus petrolünün gemiden gemiye transfer yoluyla öbür ülkelere ihraç edildiği kıymetli bir merkez haline geldi.
Yunanistan’a ilişkin tankerler de halihazırda Rus petrolünün ana taşıyıcısı pozisyonunda bulunuyor.
Uluslararası Finans Enstitüsü Baş Ekonomisti Robin Brooks’un paylaştığı bilgilere bakılırsa, Yunanistan’a ilişkin tankerler Rus petrolünün yüzde 63’ünün taşınmasını sağlıyor.
Brooks, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Rusya nasıl bu kadar büyük ölçüde cari fazla oluşturuyor? Rusya’dan çıkan petrol tankeri bilgilerine bakılırsa, bunu Yunanistan gemileri mümkün kılıyor. Başka ülkeler Rusya’ya karşı artarak ambargo uygulayıp kapasitelerini azaltırken.” sözlerini kullandı.
PETROLÜN ÇOĞUNLUĞU ASYA’YA GİDİYOR
Primary Vision Network Kıdemli Analisti Mark Rossano, Rusya’dan Yunanistan’a petrol akışında artış olduğunu belirterek “Bölgede Rusya’nın gemiden gemiye transfer yapmak için kılıf olarak kullanabileceği epey sayıda ‘tartışmalı’ su var. Bu ham petrolün çoğunluğunun Süveyş Kanalı üzerinden Asya’ya, yüklü olarak Hindistan ve Çin’e, gittiğini görüyoruz.” diye konuştu.
Rusya’nın piyasaya olabildiğince fazla petrol sürmek istediğini lisana getiren Rossano, ülkenin şu anda günlük ihracatının 3,7 milyon varil düzeyinde olduğu bilgisini paylaştı.
Rossano, Yunanistan’da birfazlaca gemi şirketinin merkezi olduğunu ve fazlaca sayıda geminin hazırda beklediğini lisana getirerek “Münhasır ekonomik bölgeye ait belirsizlikler mamüllerin gemiden gemiye transferini sağlamak için gereğince kılıf oluşturuyor. Bu gemilerin Hindistan ve Çin ile de kontratları olabilir. Bu yüzden, Yunan gemileri mamüllerin nakliyatını yapıyor ve bu mamüllerin içeriği yahut orjinal lokasyonuna gözünü kapatıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa’nın yüksek ölçüde dizel gereksinimi olduğunu aktaran Rossano, Hindistan’ın son aylarda bu muhtaçlığın yüzde 30’unu karşılayarak bir rahatlama sağladığını kaydetti.
Rossano, “Hindistan ve Çin’in ham unsura, Avrupa’nın da dizele muhtaçlığı var. Avrupa’nın kısa vadede seçeneği olmadığı için Rus ham petrolünün Asya’ya gitmesine müsaade veriyor ve verecek, daha sonrasında da bu ülkelerden yüksek ölçülerde dizel alacak.” dedi.