Ethereum
New member
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, bir gazetede CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz’ın açıklamasına dayandırılarak yayımlanan “8 garantili projede akıl almaz zarar” haberdeki ayrıntıların temelsiz olduğu açıklandı.
Haberde yer alan “milletin cebinden 37,5 milyar dolar daha fazla çıkacağı” sözünün gerçeği yansıtmadığına işaret edilerek, çok yüksek garanti bedelleri ödendiği argümanının da hakikat dışı olduğu kaydedildi.
Haberde atıf yapılan projelerin işletme yılları boyunca bahsedilen iş ve süreçler için belirlenen yaklaşık maliyetlerin 4 milyar 173 milyon 586 bin 995 dolar altında bedelle kamuya kazandırıldığı belirtilen açıklamada, şu tabirlere yer verildi:
“Bu da demektir ki, CHP milletvekili ile onun peşine takılanlar, kocaman bir palavrayla her vakit olduğu üzere milleti kandırmaya, hizmetlerimizi karalamaya çalışmaktadırlar. Verdikleri sayılar eksik, Sayıştay raporuna dayandırmaları tam bir fiyasko. Çarpıtılmış sayılar ile devletin iki kurumunu birbiriyle çelişiyormuş üzere göstermeleri ise bir utanç vesikasıdır. Muhalefet etmenin, milletine, devletine düşmanlık etmek olmadığını tekraren yenidenladık. Biz onları kamuoyunun vicdanına ve adalete havale ettik. Lakin palavrası, iftirayı, karalamayı bir ideoloji olarak benimsemiş bu bireyler boşa çıkan her savlarından daha sonra yeni bir adedine sarılarak muhalefet yapıyormuş üzere görünmeye çalışmaktan vazgeçmiyorlar. Biz de ne milletimize hizmet etmekten vazgeçeceğiz ne de bu müfterilerle gayret etmekten.”
Ulaştırma kesiminde havalimanları, limanlar, 1250 kilometre otoyol altyapısının 37,5 milyar dolarlık Kamu Özel İş Birliği (KÖİ) projeleri ile yapıldığı, gayrisafi yurt içi hasılaya 91 milyar dolar, üretime 193 milyar dolar, istihdama yıllık 156 bin kişi olmak üzere kuvvetli bir ekonomik tesir sağlandığı söz edildi. Bu projeler yardımıyla ayrıyeten yıllık toplamda 2,97 milyar dolar tasarruf sağlandığı vurgulandı.
“Hatırlanacağı üzere her yatırıma itiraz eden zihniyet, İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’ne de İstanbul Havalimanı’na da itiraz etmişti. İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’nün açıldığı birinci yıl garanti karşılama oranı yüzde 20 idi. Bugün verilen garanti sayıları yüzde 80’lere ulaştı. Pandemi olmasaydı garanti karşılama oranı daha bu yıldan sağlanacaktı. 29 Nisan-4 Mayıs tarihlerinde, yani yalnızca 1 haftada 290 bin araç, Osmangazi Köprüsü’nü kullandı. bu biçimdece, garanti karşılama oranı sağlanmış, hatta yüzde 20 oranla üzerine de çıkılmıştır. Otoyolun kalanı için de bir daha araç garantilerinin en az yüzde 100’ü karşılanmıştır. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bu fizibiliteleri biz 3-5 yıllık yapmıyoruz. senelera nazaran nasıl artacağını, ne vakit başa baş noktaya geleceğini, daha sonrasında ne vakit devletin kasasına ek gelir getireceğini hesaplıyor, biliyor ve adımlarımızı ona göre atıyoruz. Birebir planlamanın 1915 Çanakkale Köprüsü’nde de beden bulacağına hayli yakın tarihte daima bir arada şahit olacağız. Zira biz, memlekete çivi çakmayan, çivi çakılmasını da engellemek için çırpınan birileri üzere boş laflarla yürümüyoruz.”
Haberde yer alan “milletin cebinden 37,5 milyar dolar daha fazla çıkacağı” sözünün gerçeği yansıtmadığına işaret edilerek, çok yüksek garanti bedelleri ödendiği argümanının da hakikat dışı olduğu kaydedildi.
Haberde atıf yapılan projelerin işletme yılları boyunca bahsedilen iş ve süreçler için belirlenen yaklaşık maliyetlerin 4 milyar 173 milyon 586 bin 995 dolar altında bedelle kamuya kazandırıldığı belirtilen açıklamada, şu tabirlere yer verildi:
“Bu da demektir ki, CHP milletvekili ile onun peşine takılanlar, kocaman bir palavrayla her vakit olduğu üzere milleti kandırmaya, hizmetlerimizi karalamaya çalışmaktadırlar. Verdikleri sayılar eksik, Sayıştay raporuna dayandırmaları tam bir fiyasko. Çarpıtılmış sayılar ile devletin iki kurumunu birbiriyle çelişiyormuş üzere göstermeleri ise bir utanç vesikasıdır. Muhalefet etmenin, milletine, devletine düşmanlık etmek olmadığını tekraren yenidenladık. Biz onları kamuoyunun vicdanına ve adalete havale ettik. Lakin palavrası, iftirayı, karalamayı bir ideoloji olarak benimsemiş bu bireyler boşa çıkan her savlarından daha sonra yeni bir adedine sarılarak muhalefet yapıyormuş üzere görünmeye çalışmaktan vazgeçmiyorlar. Biz de ne milletimize hizmet etmekten vazgeçeceğiz ne de bu müfterilerle gayret etmekten.”
Ulaştırma kesiminde havalimanları, limanlar, 1250 kilometre otoyol altyapısının 37,5 milyar dolarlık Kamu Özel İş Birliği (KÖİ) projeleri ile yapıldığı, gayrisafi yurt içi hasılaya 91 milyar dolar, üretime 193 milyar dolar, istihdama yıllık 156 bin kişi olmak üzere kuvvetli bir ekonomik tesir sağlandığı söz edildi. Bu projeler yardımıyla ayrıyeten yıllık toplamda 2,97 milyar dolar tasarruf sağlandığı vurgulandı.
“Hatırlanacağı üzere her yatırıma itiraz eden zihniyet, İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’ne de İstanbul Havalimanı’na da itiraz etmişti. İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’nün açıldığı birinci yıl garanti karşılama oranı yüzde 20 idi. Bugün verilen garanti sayıları yüzde 80’lere ulaştı. Pandemi olmasaydı garanti karşılama oranı daha bu yıldan sağlanacaktı. 29 Nisan-4 Mayıs tarihlerinde, yani yalnızca 1 haftada 290 bin araç, Osmangazi Köprüsü’nü kullandı. bu biçimdece, garanti karşılama oranı sağlanmış, hatta yüzde 20 oranla üzerine de çıkılmıştır. Otoyolun kalanı için de bir daha araç garantilerinin en az yüzde 100’ü karşılanmıştır. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bu fizibiliteleri biz 3-5 yıllık yapmıyoruz. senelera nazaran nasıl artacağını, ne vakit başa baş noktaya geleceğini, daha sonrasında ne vakit devletin kasasına ek gelir getireceğini hesaplıyor, biliyor ve adımlarımızı ona göre atıyoruz. Birebir planlamanın 1915 Çanakkale Köprüsü’nde de beden bulacağına hayli yakın tarihte daima bir arada şahit olacağız. Zira biz, memlekete çivi çakmayan, çivi çakılmasını da engellemek için çırpınan birileri üzere boş laflarla yürümüyoruz.”